29 Mayıs 2007 Salı

Türk Modernleşmesi

modernleşme çağın koşullarına uyum sağlamak yada varolan konjonktürel durum dahilinde gelişmeye çalışmak anlamında kullanabilir. modernleşme kavramı çoğu zaman modernizm kavramıyla birlikte anılmasına rağmen aslında aynı şeyleri ifade etmezler. özellikle 18. yy sonrası batıda gelişen kapitalizm ve sanayi devrimiyle birlikte modernleşme daha çok doğu toplumlarının büyük sorunu haline gelmiştir.türk toplumunun modernleşme serüveni ise osmanlının son dönemi olan tanzimat sonrasındaki batılılaşma hareketleriyle birlikte başlar. ekonomik olarak batının çok gerisinde kalmış olan osmanlı yönetimi bu açığı kapatmak için batıyı örnek almaya başlar ve bu bağlamda çeşitli uygulamalar yapar. cumhuriyetin kurulması ise tam bağımsızlığın sağlanabilmesi ve bu yolda batı medeniyetlerinin seviyesine ulaşmak için batıdan örnek alınmış bir hedeftir diyebiliriz.esas olarak türk modernleşmesinin en yoğun dönemi de cumhuriyetin ilk kurulduğu yılarla denk düşer. bu dönemde yapılan harf inkılabı, kılık kıyafet inkılabı gibi pek çok yenilikçi hareket aslında kültürel olarak da batıya yaklaşmanın birer aracıydılar. türk ceza ve medeniyet kanunlarının da italya ve isviçre’den örnek alınması yeni türkiye cumhuriyetinin ve türk modernleşme serüveninin yönünün batı olduğunun pratikteki örnekleridir. günümüzde ise modernleşme çabalarının hala batının birebir örnek alınarak yapılmaya çalışıldığını ve avrupa birliği çatısı altında olabilmek için batıya onların istediği şekilde entegre olduğumuzu söyleyebiliriz. bu da türk modernleşmesinin kısa bir özetini gösterir gibidir.bu konudaki çok çeşitli paradigmalardan çeşitli çalışmaların ise genelde tarihselci perspektiften yazıldığını ve pozitivist metodolojiye sahip olduğunu söyleyebiliriz

Hiç yorum yok: